EN İLGİNÇ SEÇİME DOĞRU

0

EN İLGİNÇ SEÇİME DOĞRU

“İktidar partisi için muhtemelen önceden düşünmediği “taze bir tehlike” söz konusu..”

Türkiye’nin siyaset tarihinde görülen en ilginç seçim dönemlerinden birini yaşıyoruz.

Muhtemelen, beş altı gün sonra da, en ilginç seçime de tanık olacağız.

Her şey alışılmışın dışında seyrediyor.

En “durgun geçen” eski seçimlerdeki heyecanın dozuna yaklaşılamadı.

Partilerin adayları, liderler, partililer sürekli dolaşıyor, kampanyalar yapıyor, konuşmalarına heyecan katmaya çalışıyorlar.

Lakin, bu çabalar, kendilerini tercih edeceklerini göstermek için alanlara giden seçmenlerinin içini kıpır kıpır eden düzeylere ulaşıyor mu, bilinmiyor!

Halk siyasetten mi soğudu, yoksa 22 yıldır değişmeyen, yönetimde kökleşen ve psikolojik olarak insanlarda “bunlar yine kazanır” algısını yerleştirmiş bir siyasal hareketin “kazanmasını” artık kanıksadı mı, o da belli değil.

İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı Ekrem İmamoğlu, bu kanıksamasın farkında olmalı ki, tüm seçmenlerini, “kent giderse direnç çöker” sözleriyle uyarıp motive etmeye çalışıyor.

Beş yıl önce en büyük kentlerin büyükşehir belediyelerini kaybetmiş olan iktidar partisinin adaylarının da seçimleri garantilediğine ilişkin hiçbir  işaret yok.

İstanbul’da iktidar partisi adayının artık alışılagelmiş gafları, Ankara’daki adayın mal varlığının garipsenip büyük tartışma yaratması, bu iki büyük kentimizde sonuçları mevcut CHP’li başkanlar lehine değiştirme eğilimi yaratıyor.

Doğal olarak, on ay önce altılı ittifak adıyla Cumhurbaşkanlığı ve TBMM seçimlerine katılan partilerin hemen tümünün seçime ayrı katılmaları sonuçları ne denli etkileyecek belli değil.

İyi Partinin performansı pek beklenen gibi değil sanki. DEVA, Gelecek, Saadet ,Memleket, Zafer partileri, çok gündem olmasalar da kendilerini kazanmaya yakın gördükleri yerlerde çalışmalarını yoğunlaştırıyor.

DEM partinin alacağı ya da etkileyeceği sonuçlar ise  hiç kestirilemiyor. Özellikle güneydoğu illerinde bu partinin belli başlı merkezlerin tümünü, önceki seçimlerdeki öncül partiler gibi kazanacağına kesin gözüyle bakılıyor. (Tabii, kazandığı yerlere büyük olasılıkla kayyumlar atanacağı da tahmin ediliyor.)

Lakin DEM’in (o zamanki adıyla HDP’nin) , geçen seçimde İmamoğlu’nun seçilmesine katkı yaptığı ve şimdi ağır toplarını aday gösterdiği İstanbul’daki durumu öngörülemiyor.

Bu nedenle, alacağı oyların AKP’nin adayına yarayacağına inanan iktidar yandaşı kesimin de adeta umudu haline gelmiş durumda.

Öyle ki, DEM parti yüzde 10 oy alırsa seçim sonrası  Diyarbakır’a kayyum atanmayacağını, Demirtaş’ın da serbest kalacağını söyleyen yandaşlığıyla bilinen kalemler, İstanbul için  bu partinin seçmenini motive etmeye çalışıyorlar.

Bir parmak bal politikası!

Hatay’da Bugün TİP adını almış siyasal hareketin eski sağcı  İYİP adayını aday gösteren “cingözlük” politikasının çökmesinin kime yarayıp kime yaramadığı meçhul!

Öte yandan iktidar partisi için de muhtemelen önceden düşünmediği “taze bir tehlike” söz konusu.

Fatih Erbakan’ın lideri olduğu Yeniden Refah Partisi, iktidara karşı sert muhalefeti benimsemiş ve bununla çıkış yakalamış görünüyor.

Sanki, bu parti, değişen rejimin geleceğinde AKP’nin “yerini almaya” oynuyor gibi.

Necmettin Erbakan’ın “milli görüş” gömleğinin kendi partililerince terkedilmesi yüzünden 23 yıl önce yitirdiği dinci tabana dayalı ideolojik öncülüğü geri alma peşinde.

Muhalefetini, iktidarın son aylarda Filistin’de soykırıma varan saldırılarıyla bütün ülkenin tepkisini çeken İsrail’le ticari ilişkilerini sürdürmesi üzerine kurmuş.

Sürekli bu durumu gündemde tutuyor.

Öyle iddiaları var ki, yenilir yutulur gibi değil.

Fatih Erbakan, Kudüs’teki Mescidi Aksa’nın çevresine müslümanlar kutsal mekana giremesin diye İsrail tarafından çekilen tel örgünün Türkiye’den gittiğini bile iddia ediyor.

Yani bir yandan CHP’li Büyükşehir başkanlarının oylarını böleceği düşünülen partilerin alacağı sonuçlar, öte yandan iktidar adaylarının şimdiden bir çok tartışmanın konusu hale gelmeleri ve iktidar bloğundan kopmuş görünen YRP’nin durumu sonucu muamma haline getiriyor.

Seçim heyecansız bir havada yapılacak. Ancak, bu seçimi önemli kılan özellik, kazanmanın ya da kaybetmenin getireceği sonuçlar.

İstanbul ve Ankara mevcut başkanlarla yoluna devam etme kararı verirse, bu, iktidar partisi için pek bir şey değiştirmez.

Ancak, bu kazanımlar,  ana muhalefet CHP içinde yeni değişim beklentileri yaratacak gelişmeler sayılabilir.

Kaybederlerse de, ana muhalefet için bu yeni bir hesaplaşmanın işaret fişeği olacaktır.

Henüz makamındaki özerkliğini kanıtlayamamış, parti tabanı hatta üst yönetimi nezdinde “ciddiye alınma” potansiyeli yaratamamış genel başkan ise, her durumdan zararlı çıkacak gibi görünüyor.

Coşkun KARTAL/Gazeteci

Coşkun KARTAL/kentekrani

Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız

www.kentekrani.com 26 Mart 2024

Yazarın Tüm Yazıları