KONUŞMAK İÇİN ÖNCE DİNLEYİN

0

KONUŞMAK İÇİN ÖNCE DİNLEYİN

Millet olarak bir sıkıntımız var, sabırsızız. Oysaki göçebe kültürden gelen köklerimizde sabır kavramı çok önemlidir, zira zorlu şartlarda hayatta kalmanın ilk kuralı o şartlara sabır göstermekti. Kur’an-ı Kerim’de sabır kelimesi seksenden fazla yerde geçer.(Keza, diğer kutsal kitaplarda da geçer.) Atalarımız göçebeydi. Göçebelikte sabır çok önemli yer tutar. Tüm bunlara rağmen bu konuda milletçe acemiyiz. Kendimiz bir şey anlatırken akan sular dursun, herkes bizi dinlesin istiyoruz ama başkası konuşurken dinleme nezaketini gösteremiyoruz. Tartışma programlarını göz önüne alın. Koca koca akademisyenler,  anlı şanlı gazeteciler, sanatçılar, fikir adamları, ancak söz sırası alabilmiş kişinin daha üçüncü cümlesinde “Ama” diye başlıyor itiraza. Bir şeyi dinlemeden neye itiraz ediliyor anlamak mümkün değil bu bir tarafa; aynı şey kendisine yapıldığında hiç hoş karşılamıyor. Herhangi bir şeyi onaylamak için de, itiraz etmek için de anlamak şart. Anlamak için de dinlemek şart.

Size bir şey anlatıldığında dikkatle, özenle dinleyin. Dinlediğiniz konu size sıkıcı gelebilir ama size anlatan için çok önemli olabilir. Tabii aynı konu bir saplantı hâline getirilip sabah akşam anlatılıyorsa, çözüm bulma noktasında bir sonuca ulaşılamıyorsa durum farklıdır. Bu şartlarda o kişiyi sizin değil bir uzmanın dinlemesi gerekir.  Özel sorunların dışında işiniz gereği insanları çok dinlemek zorunda kalıyorsanız, gene sabır göstermeniz gerekir. Mesela bir işletmenin müşteri danışma hattında görevliyseniz birbirine benzer sorunların ve soruların gelmesi kaçınılmazdır. Bu durumda sizi arayan kişiye “Daha demin arayana açıkladım aynı şeyi” mantığıyla yaklaşmanız doğru bir hareket tarzı olmaz. Çünkü o kişi ilk defa aradığı için, sorununa çözüm beklemektedir (Burada çözüm belki yönetsel manada olabilir. Yeterli sayıda personel arasında uygulanacak sağlıklı bir rotasyon sistemi, sorunu azaltacaktır kanaatindeyim.) Yüz yüze yapılan görüşmelerde dinleyici konumundaysanız, gözlerinizi muhatabınızdan kaçırmayın. Konu dışına çıkmayın, konunun merkezinde kalın. Dinleme esnasında elinize bir obje (Kalem, masa süsü vs.) alıp, ilginizi ona yoğunlaştırmayın. Bu durum karşınızdakinde “Beni dinlemiyor, anlattıklarımla ilgilenmiyor bile” duygusu yaratır, bunu unutmayın. Dinlediğiniz kişinin gözlerine bakın (Sabit bir şekilde ve gözlerinizi hiç ayırmadan değil…Makul aralıklarla ama ilgisizmişsiniz hissi uyandırmayacak şekilde), dinlerken başınızı sağa doğru hafifçe yatırmanız ilgili olduğunuzu gösterir. (Birini ilgiyle dinlerken aklınıza bu kural geldiğinde kendinize bakın, mutlaka başınızın sağa doğru hafifçe yatmış olduğunu göreceksinizdir. Ben kendimi çok gördüm öyle). Dinlerken arada bir “Hı hı, evet, anlıyorum” diyerek ilginizin sürdüğünü gösterin. Hele telefonda konuşuyorsanız bunu mutlaka yapın. Siz ses çıkarmazsanız karşınızdaki kişi boşluğa konuşuyor gibi hissedebilir kendisini. Bu basit kuralları amirseniz memurunuza karşı, ebeynseniz çocuklarınıza karşı, dostsanız çevrenize karşı, size herhangi bir konuda danışılan biriyseniz muhatabınıza karşı nezaketle uygulayın.

Ama ille de “Çok konuşacağım” diyorsanız size kimse bir şey yapamaz  tabii… Bence gene de konuşma öncesinde mutlaka “Çok dinleyin.”

Cüneyt Gündoğdu/kentekrani

http://www.cuneytgundogdu.com

Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız

www.kentekrani.com  27 Kasım 2023