BİR TUZ TANESİNİN GÜCÜ

0

Yaşam, ona kattıklarımızla bir anlam kazanır.
Bir tuz tanesi dünyayı değiştirir.

’’ Yaşamın amacı, amacı olan bir yaşamdır’’ diyor Robert Byrne.
Öncesi anlaşılabilir, sonrası; öğrenmek, sorgulamak ve uygulamaktır.
Kısaca yaşamaktır…

Yaşam, doğumla ölüm arasında geçen biyolojik bir süre değildir.
Maliyeti çok yüksek, riskleri olan, içinde haksızlıklara karşı erdemli mücadeleleri de barındıran ve de tekrarı olmayan bir süreçtir.
Özgürlük, onur ve haklar bakımından eşit doğan tüm insanların yaşamlarına katkı vermek, dokunabilmektir.
Çok değerlidir…
Ve hiç kimse hak ve özgürlüklerin yok edilmesine yol açacak eylemlerde bulunamaz.

Hakların kaynağı insan yaşamıdır.

İhlaller ise insanlık tarihi kadar eski ve ne yazık ki artan oranlıdır.

Bu ihlallere karşı protesto; açıkça ilan etmek, tanıklık etmek ve masumiyet ilanında bulunmaktır. Haksız bir fiile, uygulamaya, düşünceye ve karara karşı çıkmak, tepki göstermektir. Bedensel davranışları içerse de, sessiz, hareketsiz ve pasif davranışları da kapsayabilmektedir.
Gerekçesi; yasaların çiğnendiği, haklar açısından uygun bulunulmadığı anlamına gelir.
Adil olmadığına inanılan bir durumun ret edilmesidir.
Hukukta karşılığı olan önemli bir edinimdir.
Bu nedenle yasal bir haktır.
Sadece mağdurların değil, her bireyin katılması gereken ’’Bilinç’’ halidir.
Kimi zaman namlunun ucuna gül takan bir kadının, kimi zaman Tiananmen Meydanı’nda tankların karşısına dikilen genç adamın tavrıdır.

Genelde toplumsal bir başkaldırıştır.
Ancak en önemli protestolar bireysel eylemlerden doğmuştur.

Büyük devrimci, ulusal direnişimizin önderi Mustafa Kemal Atatürk bu konuda yalnız bizim değil, tüm dünyanın en etkin örneğidir.

Montesquieu, Voltaire, Rousseau ve Robespierre’nin Fransız Devrimi’ne öncülükleri yadsınamaz. Ne yazık ki; Monarşiye karşı özgürlük, eşitlik ve kardeşlik ilkeleri, ihtilal sırasında bir milyondan fazla insanın katledilmesine neden olmuştur.
Ve günümüzün insanı, maliyeti bu kadar yüksek değerlerini yeterince sahiplenmemektedir.

Kötülüğe karşı şiddetsiz direnişin öncüsü Mahatma Ghandi, Britanya’nın Hindistan’dan aldığı “Tuz Vergisi”ni protesto etmek için 1930 yılında 400 kilometrelik bir yürüyüş yaparak Dandi Tuzlası’ndan bir avuç tuz aldı. Yürüyüş 24 gün sürdü.

Hindistan’ın bağımsızlığına giden yolda ’’Tuz Yürüyüşü’’nü gerçekleştiren Gandi,
İnsan hakları savunucusu Malcolm X,
Irkçılığa karşı ’’ Yurttaş Hakları Yasası’’nın çıkmasını sağlayan Martin Luther King,
Ve daha niceleri İnsanlığın ve ülkelerinin yüz aklarıdır…

Hak, hukuk, adalet için Ankara’dan İstanbul’a yürüyen Kemal Kılıçdaroğlu,
İstanbullunun iradesine sahip çıkmak için Saraçhane davetini yapan Ekrem İmamoğlu,
Ve demokrasinin diğer savunucuları da bizim yüz aklarımızdır…

Chp Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, milletvekili Enis Berberoğlu’nun MİT Tırları haberi soruşturması nedeniyle tutuklanması üzerine Ankara’dan İstanbul Maltepe’ye 15 Haziran-9 Temmuz 2017 günleri arasında 450 kilometrelik bir yürüyüş gerçekleştirdi. “Adalet Yürüyüşü” 25 gün sürdü ve Maltepe’deki mitingle sona erdi.

Hak, hakikat, hakkaniyet hukukun vazgeçilmez normlarıdır.
Adaletin yaşı, insanlığın yaşından ayrı düşünülemez.

Farklılıklarımız, keşke eşit yurttaş olmaktan kaynaklansaydı!

Saygı sevgi ve inançla,

Kemal YALNIZ/İktisatçı

Kemal YALNIZ/kentekrani

Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız

www.kentekrani.com 18 Aralık 2022

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here