BAĞLAMINDAN KOPARILAN TARİH

0

Gerçeğin gücüne hiçbir şey ulaşamaz…

Yazılı metinlerin tarihçeleri çok eskidir.
En eskisi, Anadolu Uygarlığı’nı yaratan Sümer dilinde yazılmış tabletlerdir.
Bilgidir, belgedir ve klasik bir tabirle zamanın ruhudur.
Yunan Mitolojisinin Sümerlerden alındığını iddia eden Sayın Muazzez İlmiye Çığ’a bu konudaki bilimsel çalışmalarından dolayı müteşekkiriz.

Sağlıklı ve uzun bir ömür diliyoruz.

Bugün, her ne kadar içinde bulunulan gün anlamına gelse de, kanaatimce; içinde bulunduğumuz ’’Çağ’’ demektir.
Ve bugünü belirleyen de tarihtir…
Mutlaka doğru pusula ile öğrenilmelidir. Çünkü bir tarihi olay, başka bir tarihi olayın nedenidir.
Tarafsızlık bilimin ön şartıdır. Zamanı, yeri ve olayların oluştuğu dönemin koşullarını göz ardı edemez. Özellikle yazılı kaynaklar gerekir. Neden – sonuç ilişkisi, kişisel yorumlardan ziyade, yazılı kaynaklara ihtiyaç duyar.

Atatürk, Türk Tarih Kurumu toplantısında. 1931

’’ Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan, yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat, insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır. Siz buna razı mısınız?
Camii Ezher kaçkınını bulan sizsiniz.’’

Değerli okurlar,

Yukarıdaki sözlerin Gazi Mustafa Kemal’e ait olduğunu hepimiz biliriz.
Ancak nerede, ne zaman ve hangi koşullarda söylendiğini pek bilmeyiz.
Gazi Mustafa Kemal, henüz Atatürk soyadını almadan, 16.08.1931 tarihinde Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti Başkanı Tevfik Bıyıklıoğlu’na yazdığı mektupta yazar bu muhteşem özdeyişini.   Mektup uzundur ve sitemler içerir.
Mustafa Kemal, İslam Tarihi ve Türklerin İslam’daki yeri konusunda derin bir araştırma yapılmasını ister. Kurum, bu görevi Mısır’daki El Ezher mezunu Zakir Kadiri’ye verir. Açıklamalar; bilime ve gerçeklere dayanmamaktadır.
Zakir Kadiri, Arapların imhasından kurtarılabilen az sayıdaki hiçbir belgeden yararlanmamış, uydurma gerekçelerle Türk Tarihi’ne göndermeler yapmıştır.
Camii Ezher kaçkını, Zakir Kadiri’dir.
Araştırmayı inceleyen ve çok sinirlenen Mustafa Kemal tarihi belgelere dikkat edilmediğini vurgulayarak mektubuna aşağıdaki sözleri de ilave eder.
’’ Sonradan uydurma bir eser meydana getirerek pişman olmaktansa, hiçbir eser meydana getirmemek becerikliliğini ifade etmek daha iyidir.’’ 

Mektup günümüze yazılmış!
Zamanda yolcuyuz sanki!

 

Belge: Sultan Vahdettin’in Birleşik Krallık’a sığınmak için İşgal Kuvvetleri Komtanı General Harrington’a yazdığı mektup:”İstanbul’da hayatımı tehlikede gördüğümden, İngiltere devleti fahimesine iltica ve bir an evvel İstanbul’dan başka bir yere naklimi talep ederim efendim. 16 Kasım 1922                                  Müslümanların Halifesi Mehmet Vahideddin”

 

Belge: Sakarya Savaşı’ndan sonra Lonrda’ya gidecek TBMM heyeti, İstanbul’a geldiğinde görüşmeler için hazırlanan argümanların ve talimatların yer aldığı belgeler, gizlice fotoğraflanıp İngilizce’ye çevrildi Londra’ya telgraflandı. İngiliz Yüksek Komiseri Horace Rumbold’un Londra’ya gönderdiği raporda belgelerin Vahdettin tarafından kendilerine ulaştırıldığı belirtiliyor.

Tarih, bağlamından koparılarak yeniden yazılmaya çalışılıyor ne yazık ki!
Ancak biliyoruz ve inanıyoruz ki, gerçeğin gücüne hiçbir şey ulaşamaz…

Saygı, sevgi ve inançla,

Kemal YALNIZ/İktisatçı

Kemal YALNIZ/kentekrani

Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız

www.kentekrani.com 18 Eylül 2022

 

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here