Kalça Ağrısı; Nedenleri, Belirtileri Ve Tedavi Yolları

0
Kalçada ağrı, son zamanlarda oldukça yaygın  görülen bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkıyor. 
Sorun, daha çok  ileri yaşlarda;  genellikle kemik -eklem hastalığı veya travmasına bağlı olarak kendini gösteriyor.
Kalça eklemi, vücutta en sık kullanılan eklem olduğu için ağrılı durumlarda günlük yaşamı olumsuz yönde etkiler.
Yürüme, eğilme, bacakları hareket ettirme gibi tüm fiziksel aktivitelerde kalça eklemi kullanılmaktadır.
Kalça eklemine bağlı ağrılı durumlarda mutlaka bir fizik tedavi hekimine başvurarak tetkik ve muayenenin ardından konulacak tanıya göre, ilaç desteği gerekirse fizik tedavi hekimi denetiminde fizyoterapistler tarafından tedavi programı uygulanmalıdır.
 
Kalça ağrısı nedir? 
Kalça ağrısı açısından belirli hasta popülasyonları risk faktörleri konusunda bilgilendirilmeli ve gerektiğinde taranmalıdır; çünkü, femur başında erken ölü doku gelişimi ( avasküler nekroz ) belirti vermeyebilir.
Yüksek riskli gruplar arasında; uzun süreli steroid tedavisi alanlar, uzun süreli kemik erimesi ilacı kullananlar, kan hücreleri sorunları bulunanlar ( hemoglobinopatiler ), kemoterapi veya radyasyon alanlar, kalça çevresinde travma geçirenler ve  aşırı alkol tüketenler yer alır.
Ancak, hastaların %37’sinde avasküler nekrozun nedeni tespit edilmeyebilir.
Yani, kişinin geçmişinde kaza, kırık, uzun süreli kortizon kullanımı veya alkol tüketimi, gut hastalığı ya da orak hücreli anemi gibi sağlık problemleri yaşanmamıştır; ancak, avasküler nekroz hastası olarak karşımıza çıkıyor.
Görülme sıklığının yükseklik  nedeniyle  bu tablonun arkasında, bağışıklık sistemi ile ilgili sorunların veya genetik faktörlerin yattığı akla gelmektedir.
Avasküler nekroz ile ilgili genetik çalışmalar devam etse de henüz bir gen polimorfizmi saptanamamıştır.
Ancak nedeni açıklanamayan avasküler nekroz vakalarının temelinde bir bağışıklık sistemi problemi yattığına işaret eden güçlü bulgular mevcuttur. Dolayısıyla tedavi protokolü oluşturulurken bağışıklık sistemi güçlendirilmesi göz önünde bulundurulmalıdır.
Kalça eklemi, yoğun hareketlere ve aşınma gibi durumlara karşı dayanıklı olan güçlü bir yapıya sahiptir;  ayrıca, uyluk kemiğinin (femur) leğen kemiği (pelvis) ile birleştiği bölge vücudun en çok hareket eden eklemi sayılır.
Güçlü yapısına rağmen kalça eklemindeki kıkırdak dokusu yapılan zorlayıcı hareketler, düşme, yaralanma veya ilerleyen yaş gibi nedenlerle yıpranıp zedelenebilir.
Ayrıca kalça ekleminde düşme ya da kemik erimesi gibi nedenlere bağlı olarak kırıklar da görülebilir.
Kalça ağrısı her zaman ciddi bir sorunu işaret etmeyebilir. Bazı durumlarda uzun süreli sabit  oturma veya yapılan zorlayıcı bir harekete bağlı kalça kemiği ağrısı ortaya çıkabilir ve böylece bir çoğu herhangi bir tedavi gerektirmeksizin birkaç gün içinde kendiliğinden iyileşebilir. Ancak  ağrı çok şiddetli olup veya birkaç hafta içerisinde iyileşmiyorsa, bir fizik tedavi hekimine başvurarak detaylı muayene, radyolojik  görüntüleme ve kan tahlilleri ile sorun belirlenmelidir.
Aşağıda söylenen durumlarda doktora başvurmanızda fayda vardır:
*Kalçadaki ağrının ilerleyen günlerde  kötüleşmesi
*Düşme ve kalça bölgesine alınan darbe
*Ağrı ve yüksek ateşin birlikte olduğu durumlar
*Sürekli ağrı hissi
*Ani kilo verme
Kalça ağrısı belirtileri nelerdir?
Kalça ağrısı, kalça eklemlerinde hareket esnasında veya istirahat halinde hissedilen ağrı durumudur. Ağrı, tek taraflı olabileceği gibi bazı durumlarda her iki eklemde de hissedilebilir.
Bazen bel fıtığı veya leğen kemiğindeki sorunlarla oluşan ağrılar da kalça ağrısı olarak algılanabilir. Böylece Radyolojik taranma ve muayene ile sorunun kaynağı araştırılmalıdır.
 
Kalça ağrısı neden olur?
Kalça ağrısı olgularında birçok vaka, yapılan ters bir hareket veya egzersiz esnasında eklemin fazla zorlanması gibi basit nedenlere bağlı olarak gelişebilir.
Bu  durumlarda ağrıyı oluşturan etken genellikle tendonlarındaki gerginlik veya kalçadaki yumuşak dokularda meydana gelen iltihaplanmadır.
2 haftayı aşan ağrı devamlılığı, altta yatan daha ciddi bir probleme işaret edebilir.
Bazı durumlarda diz veya bel bölgesindeki sorunlar, kalçada ağrı  hissedilmesine sebep olabilir. Bunlara ek olarak kalçada ağrı oluşumunun yaygın nedenleri şu şekilde sıralanabilir:
*Düşme veya kalça yaralanması
*Kalçada kırık veya çıkık
*Artrit ( osteoartrit,   Romatoid artrit, psoriatik artrit, juvenil idiopatik artrit, septik artrit vb.)
*Eklemde iltihap (bursit)
*Burkulma
*Kalça eklemi kıkırdağında yırtılma ( Kalça labral gözyaşı durumu)
*Tendon iltihabı (tendinit)
*Siyatik
*Legg-Calve-Perthes hastalığı
*Kemik iltihabı (osteomiyelit)
*Osteoporoz (kemik erimesi)
*Sinovit (eklem zarı iltihabı)
, Kemiklere yayılan  ileri metastatik kanser vakaları
Kalça ağrısı teşhisi nasıl konulur?
Hastanın merdiven çıkarken, çoraplarını veya ayakkabılarını giyerken zorlanma hikayesi hekim için önemli ipuçları sayılabilir.
Hastanın probleminin teşhisinde kullanılan tetkiklere değinirsek:
Röntgen; Genel olarak kemiklerin durumuna bakılma, ağrının kemiklerde bulunan herhangi bir sorun veya hasardan kaynaklı olup olmadığını değerlendırme amaçlı kullanılır.
Bilgisayarlı Tomografi (BT); X ışınları kullanılarak yapılan BT (CT)  görüntülemesi ile kalça ekleminin 3 boyutlu görüntüsü değerlendirilir.
Ağrının  kaynağı ve eklemdeki herhangi bir deformasyondan kaynaklı olup olmadığı hakkında detaylı bilgiler elde edilir.
Manyetik Rezonans (MR) ;Radyo frekans dalgaları kullanılarak yapılan MR ile kalçada bulunan kas ve tendon gibi yumuşak dokulardaki olası sorunlara yönelik fikir ve sonuçlar elde edilir.
Kan testleri; Omatoid artrit gibi kalça ağrısı nedeni olabilen hastalıkların araştırılmasında kan testlerinden yararlanılır.
Kalça ağrısı tedavisi nasıl yapılır?
Şikayete yol açan ağrıların hafifletilmesi ve ortadan kaldırılması için genellikle non-steroid antiinflamatuar ve bifosfonat grubu ilaçlar hekim tarafından düzenlenir.
Bunun yanı sıra  iyileşmeye yardımcı egzersizlerin uygulanması da tedavinin bir parçası olup fizik tedavi hekimi gözetiminde fizyoterapistlerce yapılır.
Kemik erimesinden kaynaklanan kalça ağrılarında zayıflayan veya hasar gören kemiklerin onarımını desteklemek amacıyla kalsiyum ve D vitamini takviyeleri kan düzeyi seviyelerine göre planlanır. Bazı durumlarda ise, eklem mezoterapisi, proloterapi,ozon terapisi tedaviye eklenebilir. Gecikmiş veya ileri vakalarda hekim önerisiyle cerrahi operasyonlar da tedavi sürecine dahil edilebilir.
Hiperbarik oksijen tedavisi ve Ozon tedavisi:
Hiperbarik oksijen tedavisi, kapalı bir basınç odası içinde saf oksijen solunması şeklinde uygulanan bir tedavi yöntemi olup  erken evre femur başı ölü doku gelişiminde ( avasküler nekrozlu olgularda )  kanlanması bozulan dokuya daha fazla oksijen taşınmasını sağlayarak hücre ölümünü engellemektedir.
Ozon tedavisinde;  Kan, damar ve kateter yoluyla bir şişeye alınır ve şişeye ek bağlantıdan ozon verilerek ozonla zenginleştirilip hastaya geri verilir.
İşlem tamamen kapalı bir sistemde yapılmaktadır.
Ozon tedavisi bağışıklık sistemini güçlendirip, vücuttaki iltihabi durumları baskılar. ayrıca dokulara güçlü oksijen taşınması ile hücre ölümünü önler.
Uzman Dr. Emir NEHAZATİ
Fizik Tedavi Hekimi

 

Emir NEHAZATİ/kentekrani

Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız

www.kentekrani.com 08 Mart 2020

Yazarın Tüm Yazıları

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here