TOROS DAĞLARI’NIN GİZLEDİĞİ GÜZELLİKLER (1) / ALTINBEŞİK MAĞARASI

0

TOROS DAĞLARI’NIN GİZLEDİĞİ GÜZELLİKLER (1)

ALTINBEŞİK MAĞARASI

Rotamız bu kez Antalya… Denizini, çok yıldızlı otellerini, çok bilindik ilçelerini, plajlarını, şelalelerini ve ören yerlerini bir yana bırakıp görkemli Toros Dağlarına tırmanacağız. Yolculuğumuz Antalya merkeze yaklaşık 2.5 saat uzaklıktaki İbradı ilçesi ve çevresini kapsayacak. Akseki, İbradı, Ormana’nın tarihi dokusunu elbette ki irdeleyeceğiz, tarihi kervan yolunu elbette ki birlikte kat edeceğiz ama önce dünyanın en büyük üçüncü yer altı gölünü barındıran Altınbeşik Mağarasını keşfedeceğiz.

Bir sonraki yazımızın konusu olacak düğmeli evleri ile ünlü İbradı’nın Ürünlü Köyü sınırları içinde yer alıyor, 1994 yılında milli park ilan edilen Altınbeşik Mağarası. Antalya merkeze uzak ve ulaşılması zor olduğu için hak ettiği ilgiyi pek göremeyen, turist turlarından mahrum kalan Altınbeşik, kısmen aktif bir mağara sistemi.

Türkiye’nin en büyük, dünyanın üçüncü büyük yer altı gölüne sahip Altınbeşik Mağarası, adını içindeki ilk katının orta kısmında bulunan ve içinde barındırdığı minerallerden dolayı sarı renkte, doğal bir kaya bloğundan oluşan köprünün bir beşiğe benzetilmesinden alıyor.

ÜÇ KATLI BİR MAĞARA SİSTEMİ

Altınbeşik üç katlı bir mağara sistemi aslında. Ziyarete kapalı ve oluşumunu tamamlamış yani artık aktif olmayan üst katında sarkıt ve dikitler bulunuyor. Oluşumu devam eden orta seviyenin tabanı daha çok dere yatakları özelliğini taşıyor… Bu kısım da ziyarete kapalı. Girişinden itibaren ilk 200 metre mağaranın alt seviyesini oluşturuyor ve burası sandalla da dolaşılabilen bir göl. Gölün derinliği yer yer 15 metreye kadar ulaşabiliyor. Damlataş oluşumları bakımından en zengin ve en güzel bölge de burası. Sonbahar mevsiminde mağaraya girilirse eğer, gölün suyu iyice azaldığı için bir yeraltı akarsuyunun izleri rahatlıkla görülebiliyor. Gölün orta kısmında doğal bir kaya bloğundan oluşmuş köprü bulunuyor. Gölün sonunda 44 metre yüksekliğinde tüm salonu kaplayan dikeye yakın traverten bulunuyor. Bu travertenin ardından üç kol halinde devam eden mağarada aktif kol sekiz metre yükseklikteki bir dereye kadar araştırılabilmiş.

Bu oluşumun üzerinden ancak özel ekipmanlar ile mağaranın devamı olan ikinci katına çıkılabiliyor. İkinci katta 130 metre uzunluğunda ince uzun sığ bir göl ve devamında küçük gölcükler bulunuyor. Kısmen fosil durumuna geçmiş ikinci katta Anadolu Speleoloji Grubu Derneği ve Çek Geo Speleos’un incelemeleri devam ediyor. Mağaranın içinde 20 tane gölcük bulunuyor. Oluşumun devam ettiği ilk iki katın aksine en üst seviyedeki katta ise büyük kaya blokları bulunuyor.

Mağara, artık aktif olmayan fosil kolun dışında, tamamen travertenler ve yarıklarla kaplı. Mağaranın asıl su kaynağının, giriş gölünün sonundaki travertenin dibinde olduğu sanılıyor. Ancak Konya’nın Beyşehir İlçesinde bulunan Beyşehir gölünün, bir yer altı akar suyu ile mağarayı beslediği de iddia ediliyor.

Altınbeşik Mağarası deniz seviyesinden 450 metre yükseklikte yer alıyor. İlk olarak bölge halkı tarafından keşfedilmiş. Türkiye Speleoloji Derneği kurucusu ve onursal başkanı Dr. Temuçin Aygen 1966’da mağarayı kayda geçirmiş. 1966-1967 yıllarında İngiliz ve Fransız mağaracıların ilk çalışmaları sonrasında kamuoyuna tanıtılan Altınbeşik’in iç yapısı, 1985 yılında Japon uzmanlar, 1995 yılında da bir Çek ekibin incelemeleri sonrasında büyük ölçüde ortaya çıkarılmış.

Mağara sadece yaz ve sonbahar aylarında girişe uygun. Kış ve ilkbahar aylarında çok büyük su boşalımları oluyor ve mağaranın girişi neredeyse tamamen su altında kalıyor. Çıkan su Manavgat Çayını besliyor. 

ULAŞIM

Antalya’nın İbradı İlçesi ile mağarayı sınırlarında barındıran Ürünlü köyü arasındaki mesafe yedi kilometre. Yol asfalt. Altınbeşik Mağarası ile Ürünlü Köyü arası ise beş kilometre ve ulaşım kıvrıla kıvrıla ilerleyen asfalt yoldan sağlanıyor.



Ancak macerayı ve keşfetmeyi sevenler için ikinci bir rota daha var. Mağaraya Manavgat Şelalesinden çıkarak, “Yayla Alan” (Avasun yolu) takip edilerek de gidebiliyor. Çok virajlı, dik ve ürkütücü olan bu güzergah 55 kilometre uzunluğunda.

Selahattin NİZAM/Gazeteci-Fotoğraf Sanatçısı

 

Selahattin NİZAM/kentekrani

Youtube Kanalına Abone Olmak İçin Tıklayınız

www.kentekrani.com 23 Aralık 2022

Yazarın Tüm Yazıları

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here