İzlenim!   

Son süreçte her anlamda herkes panikte!

Futbol da gerekli olduğu kadar nasibini alıyor. Ama arada yine de dönen azınsanmayacak bir sermaye var.

Oysa çok kişi; herkes iflas etti… Hayat pahalı… Dolar yutkunsak yukarı çıkıyor dese de hiç biri futbolda konuşulanların önüne geçemiyor.

Hele hele maç anlatan kardeşlerimiz öylesine bir gooooool! çekiyorlar ki anlatırken gördüğümüz gerçeğin üstüne adeta kakafoni gibi geliyor!

Kıyamete kadar bu sesi unutmak mümkün değil!

Halit Kıvanç, Orhan Ayhan, M. Ekrem Talu ve Sulhi Garan’lardan haberleri olmadığı çok belli.

Takımların atak ve savunma pozisyonu ile hakem ve Var ikilemi içindeki süreçten sonuç bile çıkartırsınız dikkat ederseniz; Mustafa Denizli kardeşim stada verilen isim gününde unutulmayacak bir yenilgi alırken bir başka buruklukla tarihe geçti.

Kader!

A. Avcı da beklemediği bir yenilgi aldı benim eski takımım Antalyaspor’dan.

Geçmişte de rahmetli Özkan Sümer döneminde şampiyonluğa oynarken başında olduğum Antalyaspor’a 1-0 yenilerek çelme yemişti.

Bu futbolun anılan unutulmaz güzelliğidir aslında!

Giden puana karşın Trabzonspor’un başarısı ve doğru futbola yakın mücadelesi göğsümüzü kabartıyor.

Aynı şekilde tersinden bakarak Beşiktaş’ın çöküşüne belli olan teşhisi algı baskısı ile koyamayan yönetim ve gereksiz transferlerin bazıları Beşiktaş’a acı bir tokat ve reçete  oldu! İstenmese de kabak Sergen Yalçın’a patladı!

Bunlar klasik futbol gerçeklerimiz. Hatta gereksiz yere plansız, ihtiyaç yokken olabildiğince kalabalık bir futbol kadrosu yaratanlar sonuçta T. Direktörü göndererek ömürlerini uzatıyorlar.

Nasılsa sonuçta iflas eden kulüpler oluyor!

Futbol artık değişti !Biz hala inat edip kendi kafamıza uyan kişilerle çalışmak uğruna gerçeklerini saha dışında bırakıp, baskılarla  etki  altında takip ediyoruz. Allahtan hakemler ve VAR var!

Pandemi de  futbola çok etki etti: Seyircisiz, eksik yapı, dağınıklık, yasaklar, aşılar, maske, mesafe derken  futbolun yüreğine  ve gerçeğine pek yakın olamadık.

Sadece G. Sarayın grupta Lazio ile yaptığı mücadeleden sonra ki görüntüsü beni yeni kadro ile biraz futbol adına umutlandırdı!

Aklıma Akdeniz şampiyonası ve o günkü Terim geldi!

Şimdi ülkemizde Trabzonspor ve diğerleri konuşulurken son Hatayspor maçı da karşı atak konusunda iyi örnek oldu.

Savunmanın ortasında genelde  çabuk ve kararlı müdahaleyle topu kazanan oyuncu eksikliği yaşıyoruz.

Transfer ve kararsızlıklar bitmiyor.

Ekonomide sıkıntı yaşarken kulüpler para harcamada çok farklı bir terslik içinde.

Gerek yok!

Kendi gençlerimize sahip çıkıp, pazarlama yolu yüzümüzü güldürür. Zaman içinde böyle olacağız. Ama bu süreye tahammülümüz yok. Neyse sonuçta üç büyüklerin yukarı çıkma beklentisi var ve bunu da hissediyorum.

Alt liglerdeki mücadele de yayınlanırken kazançlı olsa da, üstü zorlayacak bir başarı gözükmüyor! Bunu sağlamalıyız.

Futbolu futbol yönetmelidir!

Ekran baskısı kırılmalıdır.

Futbolda mucizelere, sürprizlere ve kendi yıldızlarımıza gereksinim vardır.

Bunu yapacak yürekli kişilerin hamle ve yetkilerine ihtiyacımız var!

Bu durumda kahraman olmak isteyenlere hodri meydan!