Türkiye’de yıkıcı depremlerin sebeplerine değinen Ahmet Ercan, Erzincan’da yaşanan depremler üzerine de konuştu.
Bu bölgede geçmişte yaşanan depremlerin yıkıcı etkilerine dikkat çeken Ercan, Fırat (Karasu) akarsuyu dolgusu üzerindeki yer yapıları hakkında bilgi verdi ve yapı yıkımlarına neden olan etkenlerin yerden gelen sorunlar, yapı gereçlerin kötülüğü ve yapılardaki kurulum yanılgıları olduğunu ifade etti.
2035 ile 2045 yılları arasında Erzincan’da büyük bir deprem olabileceğini belirten Ercan, şunları söyledi:
“1939 Erzincan depremi Cumhuriyet tarihinin en büyük depremi biliyorsunuz. Deprem denildiğinde Türkiye’de, özellikle biz bilim adamları arasında hemen aklımıza Erzincan gelir. Erzincan’daki deprem gece olmuştu ve kış günüydü. Hava eksi 30 dereceydi. Bu havada insanlar donarak ölür. Evlerde sobalar yandığı için yanarak da öldüler. Öte yandan, bir yerde bir deprem olmuş ise gelecekte o yerde aynı büyüklükte bir deprem olacaktır. Diğer bir değimle Erzincan 7.9’u 1939’da gördü ise, Erzincan gelecekte 7.9 büyüklüğünde depremi görecektir. Dolayısıyla bizim Erzincan’da yapılaşma olayımızı sanki 8 büyüklüğünde bir deprem gelecekmiş gibi hazırlamamız gerekiyor.”
O gün Erzincan küçüktü, şu an daha büyük. Erzincan’da önlem almak için, yarın çok geç olur. Erzincan’da eğer yıkıcı bir deprem erken beklenirse, 2035 ile 2045 yılları arasında bir deprem beklerim. Uzun beklenti içinde ise 2300 yılları civarında deprem olabilir ama 2035 ile 2045 yılları arası daha uygun gözüküyor. Bu arada daha erken deprem olabilir mi? Olabilir. Çünkü, Erzincan’daki davranış niteliği öyle.”